Menenjit/Ensefalit Nedir? Nasıl Tedavi Edilir?

  1. Enfeksiyonlar ve ilişkili durumlar
  2. Menenjit/Ensefalit

 

Triaj kategorisi: KIRMIZI VEYA SARI

 

– Menenjit/Ensefalit nedir?

Beyin dış yüzeyini kaplayan zara meninks denir. Bu zar yapısının enfeksiyonuna menenjit, beyin dokusunun enfeksiyonuna ise ensefalit deriz. Bakteri, virüs ve mantar enfeksiyonuyla menenjit ve ansefalit gelişebilmektedir. Hastanın yaşı ve bağışıklık sisteminin durumu enfeksiyon etkenini büyük oranda belirler.

Genellikle vücutta beyine yakın dokuların (kulak, boğaz, sinüsler gibi) enfeksiyonunu yapan mikroorganizmaların komşuluk, toplardamarlar veya lenf yoluyla beyne taşınıp menenjit/ensefalite yol açarlar. Menenjit/ensefalit erken çocukluk ve ileri yaşta daha sık olsa da hemen her yaşta görülebilmektedir. Bakteriyel ve fungal (mantar) menenjit daha ölümcüldür ve acil tedavi gerektirir. Viral menenjit ise aseptik menenjit adını alır ve çoğunlukla sorunsuz iyileşir.

Ansefalit ise sıklıkla Herpes (uçuk) ve diğer virüslerle olur. Sinek, kenelerle taşınan değişik ajanlarla ve kuduz virüsü ile de ensefalit gelişebilmektedir. Hastanın bağışıklık sistemi, yaşı ve yandaş hastalık olup olmadığı hastalığın gidişini ve sağkalımı doğrudan etkiler.

  • Menenjit/Ensefalitnasıl anlaşılır?

Menenjitte ön plandaki bulgu ateş, baş ağrısı ve genel durum bozukluğudur. Ateş özellikle bakteriyel menenjitte belirgindir. Şiddetli ve ilaca yanıt vermeyen, önceki ağrılara benzemeyen baş ağrısı, üşüme-titreme, iştahsızlık, bulantı-kusma, kas-eklem ağrıları ve ileri dönemde bilinç değişiklikleri görülebilir. Meningokok menenjitinde cildin hemen altında kırmızı noktacık şeklinde kanamalar (peteşi) hastalığın çok şiddetli olduğunu gösterir. Fizik bulgu olarak ense sertliği (boynun öne bükülmesinde hastanın ağrı duyarak bacaklarını da bükmesi) çoğu olguda görülür. Viral (aseptik) menenjitte de hemen tüm bu bulgular görülebilir ancak daha hafif seyirlidir ve hastanın durumu daha iyidir. HIV-pozitif olgular bağışıklık sistemi çökmüş olduğundan farklı bir gruptur ve birçok yandaş sorun nedeniyle daha ciddi seyreder.

Ensefalit de aseptik menenjit gibi virüs kaynaklı olduğundan grip-benzeri bulgular ile başlayabilir, baş ağrısı, ışıktan rahatsızlık (fotofobi) ve çok yüksek olmayan ateş ve kusma ile devam edebilir. Yeni doğanlarda fontanelde (bıngıldak) şişme, ödem bulgusu alınabilir. Çoğunlukla önemli bir laboratuar bulgusu veya başka bir tanı koydurucu belirti yoktur. Olguların büyük kısmı birkaç gün sonra kendini sınırlar ve iyileşir. Normal beslenme, sıvı alımı ve dinlenme iyileşmeyi destekler.

Bulguların tümü birden her olguda görülmediğinden tanıda gecikmeler olabilir, sinüzit veya migren gibi başka tanılar yanlışlıkla konabilir. Fizik muayene ve öykü büyük oranda hekimi tanıya yaklaştırsa da kesin tanı bunlardan sonra bazı yardımcı testler ve bazen de klinik izlemle konabilecektir. Bu yüzden çok kısa süre içinde doğru tanıya ulaşılamayabilir.

-Menenjit/Ensefaliti ayırdetmek için laboratuar ve görüntüleme testleri yapılabilir mi?

Evet, muayene ve öyküye ek olarak yapılan bazı testler anlamlı bulgular sağlayabilir. Özellikle bakteriyel menenjitte tam kan sayımı (lökositoz için) kan şekeri (glukoz), bilinç değişiklikleri olan olgularda beyin tomografisi tanıyı koymada önemlidir. Sedimentasyon artışı görülebilir. Kan kültürleri yardımcı olsa da acil koşullarda değil günler sonra ortaya çıktığından pratikte ancak hastaneye yatış sonrasında kullanılabilmektedir.

Viral menenjit/ensefalitte de hemen tüm bu testler istense de bulgular çok daha siliktir, bazen hiçbir anormallik bulunmayabilir. Çocuklarda kızamığın komplikasyonu olabildiğinden kızamık yönünden de araştırılmalıdır.

Lomber ponksiyon (belden su alma) ağrılı bir işlem olsa da tanıyı doğrulama ve dışlamada önemli olduğundan tüm dünyada menenjit/ensefalit şüpheli olgularda yapılmaktadır. Alınan beyin-omurilik sıvısında (BOS) lökositin artıp glikozun azaldığı durum bakteriyel menenjit için tipiktir. Ancak bazı olgularda muayene ile laboratuar tam uyumlu olmayabilir. Hekiminiz klinik şüphe doğrultusunda tedavinizi başlayacaktır.

Ansefalit için bazı olgularda BOS’ta eritrositler (alyuvar) görülmekle birlikte çoğu olguda şüpheli bulgular elde edilir. Tomografi çoğu ensefalitte müphem bulgular verir, beyin manyetik rezonans görüntüleme (MRG) gerekebilir. MRG’de ödem görülmesi tipik olmakla birlikte erken evrede belirgin bir bulgu saptanamayabilir.

-Menenjit/Ensefalit nasıl tedavi edilir?

Destek tedavisi önemlidir; ateş ve genel durum bozukluğu parasetamol ve sıvı ile tedavi edilir. Solunumsal problem yaşayanlarda buna göre önlemler hemen alınmalıdır. Özellikle çocuklarda Hemofilus Influenza menenjitinde işitme kaybını önlemek için ödem çözücü olarak kortikosteroidler sıklıkla önerilmekte ve kullanılmaktadır.

Akut bakteriyel menenjit antibiyotik kullanmanın zorunlu olduğu birkaç hastalıktan biridir.3. Kuşak sefalosporinler, penisilin, aminoglikozid, kinolon gibi antibiyotikler hastanın durumuna göre hekiminiz tarafından seçilecektir. Antibiyotiklerin olabildiğince çabuk verilmesi yaşamsal yarar sağlayacağından diğer testlerin sonuçları beklenmeden hekiminiz damar yolu ile antibiyotik uygulayabilir.

Ansefalitte asiklovir gibi antiviral ajanlar işe yarayabilirse de Herpes ansefaliti dışında etkisi sınırlı kalacaktır.

Beyin ödemi, havale/nöbet, sepsis gibi komplikasyonlar yine hastanın durumuna göre tedavi edilecektir. Sıklıkla hastaneye yatış ve izlem gerektirir.

-Hastaneden/Acil servisten taburcu edilen menenjit/ensefalit olgusunun tekrar başvurması hangi durumlarda uygundur?

Yakınmaların tekrar başlaması, şiddetli baş ağrısı, bilinç bozukluğu, yüksek ateş, havale/nöbet, çocuklarda öğrenme güçlüğü, işitme azalması özel dikkat gerektirir. Bu şekilde beklenmedik kötüleşme görülen olgular zaman geçirmeden tekrar başvurmalıdır. Uzun dönem komplikasyonları zamanında fark etmek için nöroloji veya enfeksiyon hastalıkları poliklinik kontrollerine gelinmesi de önemlidir.

Paylaş

Bir cevap yazın

*